FİİL (EYLEM)
Fiiller, kalıcı kavram ya da varlıkları karşılamaz. Bunlar hareketleri, oluşları,
durumları karşılar. Mastar halinde bir hareketin adı olurlar: “yürümek, olmak,
düşünmek vs.”
ANLAMLARINA GÖRE EYLEMLER:
İş ve kılış anlamlı eylemler: Mutlaka bir öznenin iradesiyle gerçekleşen (kendiliğinden
gerçekleşmeyen), gerçekleştirildiklerindeyse herhangi bir nesneyi etkileyebilen
(geçişli) eylemlerdir: ölç-, düşün-, bağla-, unut-...
Oluş eylemleri: Bir süreç içinde ve
kendiliğinden gerçekleşen eylemlerdir. Bu nedenle de öznenin, eylemin
gerçekleşmesinde bir iradesi söz konusu değildir. Özne, aslında,
kendiliğinden gerçekleşen eylemin etkilediği varlıktır: kokuş-, paslan-,
yağ-, büyü-....
Durum
anlamlı eylemler: Mutlaka bir özne tarafından gerçekleştirilmeleri
gereken,; fakat gerçekleştirildiklerinde herhangi bir nesneyi etkilemeyen (geçişsiz) eylemlerdir: kız-, gül-, bak-, sıkıl-, utan-,
yat-....
FİİL ÇEKİMİ
Fiillerin kip ve şahıs
bildirecek biçimde düzenlenmesine denir. Bir çekimde kip mutlaka bulunur, ancak
şahıs bazen bulunmayabilir. Çekimin daha iyi anlaşılabilmesi için “kip, zaman,
şahıs” kavramlarının bilinmesi gerekir.
Fillerde Kip
Eylemlerin bir hareketi,
oluşu, durumu ortaya koyuşu farklı şekillerde olur. Bazen bunlar bir başkasına
haber verme şeklinde aktarılır, bazen bir koşula bağlanır, bazen istenen bir
durum anlatılır. Buna fiilin kipi denir.
Türkçe’de kipler iki grupta
incelenir. Bunlar haber kipleri ve dilek kipleridir.
1. Haber (Bildirme)
Kipleri
Fiilin çekiminde kesin bir
zaman ifadesi varsa, fiil haber kipindedir. Biz bunu fiilin çekimini adlandırırken
açıklarız aslında. Örneğin; “gelecek” fiilinin çekimini söylerken “gelecek
zamanla çekimlenmiş” deriz. İşte çekimi adlandırırken “zaman” ifadesini
kullanıyorsak fiilin kipi “haber kipi”dir.
Bu kipin beş çekimi vardır.
Bunları çekimleriyle birlikte gösterelim.
a.
Bilinen Geçmiş Zaman (-di’li)
Eylemin yapılışının kesin
olarak bilindiğini gösterir.
I. Tekil
Şahıs
al - dı - m
II. Tekil
Şahıs
al - dı - n
III. Tekil
Şahıs
al - dı
I. Çoğul
Şahıs
al - dı - k
II. Çoğul
Şahıs
al - dı - nız
III. Çoğul
Şahıs
al - dı - lar
fiil kip eki şahıs eki
Görüldüğü gibi fiiller altı
şahsa göre çekimlenir. Bundan sonraki çekimlerimizde sadece örnekleri
yazacağız; şahıs sırasını siz bu örneğe göre belirleyin.
b. Öğrenilen
Geçmiş Zaman
Bildirilen işin yapıldığını,
başkasından duyma şeklinde ifade eden çekimdir.
al - mış
- ım
al - mış - ız
al - mış
-
sın
al - mış - sınız
al - mış
al - mış - lar
“-miş”
eki her zaman başkasından duyulma anlamı taşımayabilir.
“Elin kanamış, ne yaptın
yine?”
cümlesinde “-mış” eki görülen bir durumu anlatmaktadır.
“Sıcak sobanın başında
uyuyakalmışım.”
cümlesinde ise sonradan
farkına varılan bir durum anlatılmaktadır.
c. Şimdiki Zaman
Eylemin söylendiği anla
yapıldığı ânın bir olduğunu gösterir.
Çalış - (ı)yor -
um
Çalış - (ı)yor - uz
Çalış - (ı)yor -
sun
Çalış - (ı)yor - sunuz
Çalış -
(ı)yor
Çalış - (ı)yor - lar
Parantez içinde gösterilen
ses, ünlüyle biten fiillerde görülmez: “uyu - yor”
Fiile şimdiki zaman anlamı
veren, hatta “-yor” ekinden daha kesin bir biçimde “işin üzerinde olma”
anlamını veren bir diğer ek de “-makta, -mekte”
ekidir. Mastar ekiyle “-de” hal ekinin kaynaşmasından oluşan bu ek günümüzde
tamamen şimdiki zaman anlamı veriyor.
Gel - mekte
- y - im
Gel - mekte
- sin
Gel - mekte
Gel - mekte
- y - iz
Gel - mekte
- siniz
Gel - mekte
- ler
Hatta bazı kullanımlarda bu
ekin “-mada, -mede”
şekillerine dönüştüğü görülür.
“Ölüm indirmede gökler, ölü
püskürmede yer”
dizesinde altı çizili fiiller
bu şekilde çekimlenmiştir.
d. Gelecek Zaman
Eylemin, söylendiği andan
sonra yapılacağını ifade eder.
Sor - acak
- ım (soracağım)
Sor - acak
- sın
Sor - acak
Sor - acak
- ız (soracağız)
Sor - acak
- sınız
Sor - acak
- lar
e. Geniş Zaman
Fiilin herhangi bir zamanda
yapılabildiğini gösterir.
Koş - ar - ım
Koş - ar - sın
Koş - ar
Koş - ar - ız
Koş - ar - sınız
Koş - ar - lar
2. Dilek (isteme)
Kipleri
Bu kiplerde zaman anlamı
yoktur. Örneğin; “gitmeliyim” sözünde bu işin ne zaman yapılacağı değil,
gitmenin arzu edildiği anlatılmak isteniyor. Dilek kiplerinin dört çekimi
bulunuyor.
a. Gereklilik Kipi
Eylemin yapılması gerektiğini
anlatan kiptir. Bazen cümleye ihtimal anlamı da katabilir. Ancak daha çok
zorunluluk bildirir.
Sor - malı - y - ım
Sor - malı - sın
Sor - malı
Sor - malı - y - ız
Sor - malı - sınız
Sor - malı - lar
“Bu yazıyı iki saatte
bitirmeliyim.” cümlesinde gereklilik,
“Şimdiye dek eve gelmiş
olmalı.” cümlesinde ihitimal anlamı verir.
b. Şart Kipi
(Dilek- Koşul)
Bazı cümlelerde dilek,
bazılarında koşul anlamı katan fiil çekimidir.
Bul - sa
- m
Bul - sa
- n
Bul - sa
Bul - sa
- k
Bul - sa
- nız
Bul - sa
- lar
“Şu okul bir bitse de
rahatlasak.” cümlesinde istek,
“Kapıyı açsa beni görecekti.”
cümlesinde koşul anlamı verir.
c. İstek Kipi
Eskiden çok kullanılan ancak
günümüzde oldukça sınırlı bir kullanım alanı bulunan fiil kipidir. “-a, -e” eki
kullanılarak yapılır.
Bil - e - y - im (-eyim)
Bil - e - sin
Bil - e
Bil - e - lim
Bil - e - siniz
Bil - e - ler
Bunlardan en çok birinci
tekil ve birinci çoğul şahıslar kullanılır.
“Son yazdığım şiiri
getireyim.”
“Anlat da neler olduğunu, biz
de bilelim.”
cümlelerinde bu kipi
görüyoruz.
d. Emir Kipi
Eylemin yapılması gerektiğini
buyruk şeklinde bildiren çekimdir. Birinci tekil ve birinci çoğul şahsın emir
çekimi yoktur. Emir kipinin çekimi şahıs ekleri ile yapıl
gel gel
- in (gel - iniz)
gel - sin gel - sin - ler
Görüldüğü gibi emir kipinin
birinci tekil ve birinci çoğul şahıslarında çekimi yoktur.
“Yarın bize biraz erken gel.”
“Çıkın odadan hepiniz.”
cümlelerinde altı çizili
fiiller emir kipiyle çekimlenmiştir.
Fiil Çekimlerinde Olumsuzluk
Fiillerin olumsuz biçimleri,
kip eklerinden önce “-ma, -me”
olumsuzluk ekinin getirilmesiyle yapılır.
Koş - tum
-> Koş - ma - dı - m.
Gel - miş
- sin -> Gel - me - miş
- sin
Bırak - acak
-> Bırak - ma - y - acak
Sor - malı - y - ım ->Sor - ma - malı - y - ım
Olumsuz çekimde tek özel
durum, geniş zamanın çekiminde görülür.
Bunda olumsuzluk eki, zaman
eki ve şahıs eki tamamen kaynaşmış durumdadır.
Bil - ir -
im
->
Bil - mem
Bil - ir -
sin
->
Bil - mezsin
Bil -
ir
->
Bil - mez
Bil - ir -
iz
->
Bil - meyiz
Bil - ir - sin -
iz
->
Bil - mezsiniz
Bil - ir - ler
->
Bil - mezler
Fiil Çekiminde Soru
Fiil çekiminin soru şekli
“mı, mi” ile yapılır. Buna soru eki diyenler olduğu gibi soru edatı diyenler de
vardır. Fiil çekiminde “mi” bazen kip ekiyle şahıs eki arasında, bazen şahıs
ekinden sonra gelir.
Geldin
-> Geldin mi?
Gelmişiz
-> Gelmiş miyiz?
Geliyorsun
-> Geliyor musun?
Gelmeliyim
-> Gelmeli miyim?
Gitsek
-> Gitsek mi?
Gideyim
-> Gideyim mi?
altı
çizili çekimlerde şahıs ekinden sonra diğerlerinde kip ve şahıs ekleri arasına
girmiştir
FİİLLERDE ANLAM (ZAMAN) KAYMASI
Fiil çekimlerinde kullanılan
kip ve zaman ekleri her zaman kendi anlamlarında kullanılmaz. Bu ekler
birbirlerinin yerlerine de geçebilir. Elbette bu,
cümlenin anlamıyla ilgilidir. Kısaca, cümlede yüklemin çekimlendiği kip veya
zamanla işin yapıldığı kip veya zamanın farklı olmasına anlam kayması denir.
“Sizi yarın burada
bekliyorum.” cümlesinde “bekliyorum” yüklemi şimdiki zamanla çekimlendiği halde
iş “yarın” yani gelecek zamanda yapılacaktır. Öyleyse burada zaman kayması
vardır.
“O her gün aynı saatte yola
çıkıyor.”
cümlesinde fiil şimdiki
zamanla çekimlenmiş, iş “her gün” yani geniş zamanda yapılıyor.
“O daha üç yaşındayken
babasını kaybediyor.”
cümlesinde fiil şimdiki
zamanla çekimlenmiş, iş geçmiş zamanda olmuş.
“Bu dilekçeyi sonra
yazarsınız.”
Cümlesinde fiil geniş zamanda
çekimlenmiş, iş gelecek zamanda yapılacak.
“Keloğlan’ın yolu bir gün bir
kasabaya düşer.”
cümlesinde geniş zaman,
geçmiş zaman yerine kullanılmış.
Bazı cümlelerde ise haber
kipleri dilek kipleri yerine kullanılır.
“Bu cami de bize
Selçuklulardan kalma bir eser olacak.”
cümlesinde gelecek zaman,
gereklilik kipi (olmalı) anlamında kullanılmıştır.
Bazen dilek kipleri de
birbirleri yerine kullanılır.
“Gelsen de şu işleri birlikte
yapsak.” cümlesinde şart kipi, istek anlamında kullanılmıştır.
“Şöyle buyrun
efendim!” cümlesinde emir, istek anlamındadır.
Örnekler çoğaltılabilir.
Sonuç olarak, önce yüklemin kip veya zamanına daha sonra işin yapıldığı kip
veya zamana bakarsak ve bunların farklı olduğunu görürsek, cümlede anlam
(zaman) kayması vardır.
Zaman kaymasının olduğu
cümleler anlamca bozuk değildir. Bu sadece Türkçe’nin bir söyleyiş
zenginliğidir.
EK-FİİL (EKEYLEM)
Mastar olarak bir anlamı
olmayan, isim ve isim soylu sözcüklere gelerek onları cümlede yüklem olarak
kullandıran ve çekimlenmiş fiillere gelerek bileşik çekimli fiiller oluşturan “imek” fiiline denir.
Bu fiilin dört basit çekimi
bulunur. Basit çekimli durumda sadece isim soylu sözcüklerde bulunur. Üç
bildirme (haber), bir dilek kipi bulunan bu fiilin çekimini şu şekilde
gösterebiliriz.
a. Bilinen Geçmiş
Zaman (idi)
Öznenin önceden içinde
bulunduğu bir oluşu bildirir.
Öğrenciydim
(Öğrenci idi - m)
Öğrenciydin
Öğrenciydi
Öğrenciydik
Öğrenciydiniz
Öğrenciydiler
Sadece isme değil zamire,
edata, tamlamalara da eklenebilir.
“Seni buraya çağıran bendim.”
cümlesinde zamire,
“Dün biraz rahatsız gibiydi.”
cümlesinde edata,
“Elinde taşıdığı paket, düğün
hediyesiydi.” cümlesinde isim tamlamasına,
“Yeni aldığım ev bahçeli
bir evdi.” cümlesinde sıfat tamlamasına gelerek onlara zaman anlamı
kazandıran “-di” ekleri hep ekfiildir.
b. Öğrenilen
Geçmiş Zaman (imiş)
Öznenin başkasından duyulan
bir oluş içinde bulunduğunu gösterir.
Doktormuşum
(Doktor imiş - im)
Doktormuşsun
Doktormuş
Doktormuşuz
Doktormuşsunuz
Doktormuşlar
Bu da zamire, edata vs.
eklenebilir.
c. Şart Kipi (ise)
Hastaysam
(Hasta ise - m)
Hastaysan
Hastaysa
Hastaysak
Hastaysanız
Hastaysalar
şeklinde çekimlenir ve isim
soylu söcüklere şart anlamı yükler.
d. Geniş Zaman
Bu zaman çekiminde ekfiil
diğer çekimlerinde olduğu kadar belirgin değildir. Diğerleri, eklendiği
sözcükten “idi”, “imiş”, “ise” diye ayrılabileceği halde, geniş zamanda
ayrılmaz.
Ben şair - im
Sen şair - sin
O şair(dir)
Biz şair - iz
Siz şair - siniz
Onlar şairler(şairdirler)
“Sensin beni hasta eden.” cümlesinde
zamire,
“Sen tam bana göresin.”
cümlesinde edata,
“Elmaların en iyisi Amasya
elmasıdır.” cümlesinde isim tamlamasına gelmiş ve onları yüklem yapmıştır.
Ekfiilin Olumsuzu
Ekfiille çekimlenmiş
sözcükler “değil” edatıyla olumsuz yapılır.
Öğretmendim
->
Öğretmen değildim.
Doktormuş
->
Doktur değilmiş.
Hastaysa
->
Hasta değilse.
Şairim
->
Şair değilim.
örneklerinde ekfiilin olumsuz
çekimi görülmektedir. Diğer fiillerin “-ma, -me” ile, ekfiilin “değil” ile olumsuz yapılması, ekfiilin
bulunmasını oldukça kolaylaştırır.
“Karnım iki gündür açtı.”
“Kapıyı ardına kadar açtı.”
cümlelerinde altı çizili sözcüklerden hangisinin ekfiil aldığını bulmak için
cümleleri olumsuz yaparız.
“Karnı iki gündür açmadı.”
olmayıp
“aç değildi.” olacağına göre
birincide ekfiil kullanılmıştır.
“Beni aramış doktorum.”
“İki yıldır doktorum.”
cümlelerinde de benzer ekler görülüyor. Ayrı yöntemle bunu da ayırabiliriz.
“Beni aramış doktor değilim.” denmez, ancak “İki yıldır doktor değilim.” olur.
Öyleyse ikinci cümledeki, ekeylemdir.
Burada “değil” edatının zaman
eklerinden önce geldiğini de söyleyelim. Yani “hastaydı” sözü “hastaydı değil”
şeklinde olumsuz yapılmaz; “hasta değildi” şeklinde yapılır.
Ekfiilin Soru
Şekli
Bu fiilin soru şekli de diğer
fiillerde olduğu gibi “mi” ile yapılır. “mi” sözü isimle ekfiil arasına girerek
kullanılır.
Öğretmendim -> Öğretmen
miydim?
Doktormuş -> Doktor
muymuş?
Şairim ->Şair miyim?
Ekfiilin
geniş zamanında kullanılan ekler çekimlenmiş fiillerden sonra gelmez. Ancak
üçüncü tekil şahısta kullanılan “-dir” eki çekimli
fiillerden sonra gelerek onlara ihtimal ya da
kesinlik anlamı katabilir. Bu görevi üstlendiğinde bu ekin adı bildirme eki
olur.
BİLEŞİK ZAMANLI FİİLLER
Basit zamanlı fiil, fiilin
tek bir zaman veya kip bildirecek şekilde çekimlenmesiydi. Bileşik zamanlı fiil
ise, fiilin birden çok kip ve zaman bildirecek biçimde çekimlenmesiyle oluşur.
Basit çekimli fiillere ekfiilin getirilmesiyle yapılır. Üç grupta incelenir.
a. Hikaye Bileşik
Zamanı
Fiilin basit çekiminden sonra
ekfiilin “idi” şekli getirilerek yapılır.
gel - miş- idi - m -> gelmiştim
Fiil Birinci
İkinci Şahıs
zaman zaman eki
örneğinde, fiilin çekimini
adlandırırken “gelmek fiilinin öğrenilen geçmiş zamanının hikayesi” deriz.
Biliyorduk (Bilmek fiilinin şimdiki
zamanının hikayesi)
Çözmeliydik (Çözmek fiilinin gereklilik
kipinin hikayesi)
Bazen ekfiille çekimli fiil
arasına başka ekler girebilir.
“Alacak mıydı?” sözünde araya “mi” soru edatı
girmiş, “açmışlardı” sözünde ise araya “-ler” çoğul
eki gelmiştir.
b. Rivayet Bileşik
Zamanı
Fiilin basit çekiminden sonra
ekfiilin “imiş” şekli getirilerek yapılır.
Gel
- ecek
- miş
->
Gelecekmiş
Fiil
Gelecek Rivayet
zaman Zaman
Geliyormuşum
-> (gelmek fiilinin şimdiki
zamanının rivayeti)
Gitmeliymişiz
-> (gitmek fiilinin gereklilik
kipinin rivayeti)
Sorarmış
-> (sormak fiilinin geniş
zamanının rivayeti)
Çözmüş
müymüş
-> (Çözmek fiilinin
öğrenilen geçmiş zamanının rivayeti)
c. Şart Bileşik
Çekimi
Fiilin basit çekiminden sonra
ekfiilin “ise” şekli getirilerek yapılır.
Gel -
ecek - se
-
k
-> Geleceksek
Fiil Gelecek Şart kipi
zaman
Geliyorsanız
-> (gelmek fiilinin şimdiki
zamanının şartı)
Gelmişseniz
-> (gelmek fiilinin
öğrenilen geçmiş za- manının
şartı)
Gelmeliyseler
-> (gelmek fiilinin gereklilik
kipinin şartı)
BİRLEŞİK FİİLLER
İki veya daha fazla sözün bir
araya gelerek kendi anlamlarından farklı bir anlam verecek ve bir hareketi
karşılayacak biçimde kalıplaşmasıyla oluşan fiillerdir. Yapılışına göre üç
grupta incelenebilir:
a. Yardımcı Fiille
Yapılan Bileşik Fiiller
Bir yardımcı fiille ondan
önce gelen adsoylu bir sözcükten oluşur. Yardımcı
fiil olarak “etmek, olmak, eylemek, kılmak” gibi fiiller kullanılır.
Etmek
“Bu olay beni çok tedirgin
etti.”
“Gelmeden önce mutlaka telefon
ederdi.”
“Akşamki yemek beni rahatsız
etti.”d
“Her şey yoluna girer, biraz sabret.”
cümlelerinde altı çizili
sözler bileşik fiildir. Bu fiillerde daha çok isim görevindeki sözcüğün anlamı
hakimdir.
“Etmek” yardımcı eylemi bazı
cümlelerde kendi anlamında da kullanılabilir.
“Bu ev söylendiği kadar
etmez.”
cümlesinde “etmek” eylemi
“değer, tutar” anlamında kullanılmıştır.
Bazen “etmek” yardımcı
fiiliyle isim arasına başka sözcükler girebilir.
“Çok ağır işler yüklendi
sırtına, ama şikayet bile etmedi adam.”
Bu tür fiillerde isim soylu
sözcük çoğu zaman çekim eki alamaz. Ancak bazen istisnalar görülebilir.
“Hele bir dediğini yapma,
sana ne işler eder görürsün.” cümlesinde “işler” sözcüğü çoğul eki almıştır.
Olmak
“Adam birden ortalıktan yok
oldu.”
“Soğukta uzun süre kalınca hasta
olmuş.”
“Konuşmacının sözlerine
herkes mest oldu.”
“Bu küçük odaya iki gündür hapsolduk sanki.”
cümlelerinde altı çizili
eylemler bileşik eylemdir.
“Kardeşim bu yıl doktor
olacak.”
cümlesinde “olmak” eylemi
meslek bildirmiş. Bu tür kullanımlarda da bileşik fiil yapmıştır.
“Olmak” yardımcı eylemi kendi
anlamında da kullanılabilir.
“Benim de bazen hayallere
daldığım olmuştur.”
“Olmak” fiilinin bileşik
eylem yapıp yapmadığını anlamak için onu kendinden önceki sözcükle
kullanabiliriz. Örneğin “doktor olmak” anlamlı bir fiildir de “daldığım olmak”
anlamlı değildir.
Bunların dışında kullanılan “eylemek, kılmak” gibi yardımcı eylemler günümüzde
yerlerini “etmek” eylemine bırakmışlardır.
Seyreyledim eşkal-i hayatı
Ben havz-ı
hayalin sularında
dizelerinde altı çizili eylem
“eylemek” yardımcı eylemiyle yapılan bir bileşik eylemdir.
“Sözü etkili kılmak
için sözcükleri iyi seçmek gerekir.”
cümlesindeki “etkili” sözcüğü
de “kılmak” yardımcı eylemiyle yapılmıştır.
b. Kurallı Bileşik
Fiiller
Bunlar belli kurallara göre
yapılan ve her birinin özel bir adla karşılandığı fiillerdir. Yardımcı eylemden
önce bir fiil unsurunun getirilmesiyle yapılır. Dört grupta incelenir.
* Yeterlik Fiili
Yapmaya gücü yetmek anlamında
olan bu fiilin yapılışı “fiil + a(e) + bilmek” şeklindedir.
“Kapıyı biraz açabilir miyiz?”
“Sizinle ben de
gelebilirim.”
cümlelerinde altı çizili
fiiller yeterlik fiilleridir. Bu fiilin olumsuzunda yardımcı eylem tamamen
ortadan kalkar.
“Soruyu kimse çözemedi.”
“Çok aradım, ama bulamadım.”
cümlelerinde altı çizili
sözcükler yeterlik fiilinin olumsuz şekilleridir. Görüldüğü gibi yardımcı eylem
yoktur. Fiile “-ama-, -eme-" şeklinde bir ek getirilerek oluşturulmuştur.
Bazen bir fiile yeterlik
fiilinin hem olumlu hem olumsuz şekilleri getirilebilir.
“Bu soruyu o da çözemeyebilir.”
* Tezlik fiili
Anlamında bir çabukluk
ifadesi olan tezlik fiilinin yapılışı “fiil + ı (i, u, ü) + vermek”
şeklindedir.
“O kadar soruyu bir saatte çözüverdi.”
“Şu paketleri üçüncü kata
çıkarıver.”
cümlelerinde altı çizili
fiiller tezlik fiilidir. Bu fiilin olumsuzu, az da olsa kullanılır:
“O kadar bekledim, bana bir
mektup bile yazıvermedin.”
Olumsuz bir fiilin tezlik
fiili olması durumunda ise, fiil “vazgeçme, bırakma” anlamları verir:
“Adamın üzerine fazla
gitmeyin, sonra bir daha gelmeyiverir.”
* Sürerlik Fiili
Anlamında bir devamlılık
görülen bu fiilin yapılışı
şu şekildedir: Fiil + a(e)
+ kalmak
durmak
gelmek
“Kavga edenlerin haline bakakaldı.”
“Sen olayı düşünedur,
ben şu yazıyı müdüre verip geleyim.”
“Asırlar öncesinden süregelen
bu adetleri bırakmak kolay değil.”
cümlelerinde altı çizili
fiiller sürerlik fiilleridir. Bu fiillerin olumsuzları kullanılmaz.
* Yaklaşma Fiili
Anlamında “az kalsın
olacaktı” ifadesi görülen bu fiilin yapılışı “fiil + a(e)+ yazmak”
şeklindedir; yazı dilinde pek kullanılmaz, yerel bir söyleyiştir.
“İşe giderken yolda düşeyazdım.”
cümlesinde altı çizili sözcük
yaklaşma fiilidir.
c. Anlamca
Kaynaşmış Bileşik Fiiller
Belli bir yardımcı fiili
olmayan, sözcüklerin kendi anlamları dışında bir anlam verecek biçimde
kaynaştıkları bileşik fiillerdir. Bunların büyük çoğunluğunu deyimler
oluşturur.
“Tüm canlılar dile
gelmişti sanki.”
“Her yeni düşünceye karşı
çıkman doğru değil.”
“Burada geçen yıl meydana
gelen olayda, iki kişi ölmüştü.”
“Bu davranışı, onu herkesin gözünden
düşürdü.”
cümlelerinde altı çizili sözler birer anlamca kaynaşmış bileşik fiildir.